Dağ lalesi
güneşi arayan teninle sen
bilirsin
pembe kırmızı ve mor mevsimleri
bilirsin bükülen boynunla
mayıs rüzgarlarının getirdiği gizi
cânım düğün çiçeği
lacivert yanının huzur bulduğu
nemli topraktan kana kana
seni anlamam zor değil bilirsin
Yabanıl çiçeğim
birlikte saçıyoruz tohumlarımızı karaya karanlığa
Gelincik cancan çiçeği karahindiba
bu yaz ve bir yaz daha
bahar soluğu üflemeden bizi son hazirana
Anemone, kal ve anlat
nasıldır dolaşmak sarp kayalıklarda
ben duru su bilmedim hiç
uzun bir sarılıkta belirdim bir bir kayboldum
bilmedim
söyle bana dağ lalesi
inanır mıydın bir yaban çiçeği
biraz sen biraz da benim gibi
büyüyecek ve yaslayacak otsu omzunu
bir diğerinin uçucu kokusuna
Anemone, sen biliyorsun ne demek
bir gelincik için yol kenarı tepeler ve kış ayları
yeniden doğmak ve doğarken kaybetmek
içindeki her bir taşı
bilirsin aşinayız birbirimize ve
mayıs rüzgârlarının getirdiği gize
onun tutturduğu antik ezgiye
aşinayım ben kırmız bir fısıltı
sen saklı kuvvetinle
bilirsin var olmayı
dağ lalesi
Dağ Lalesi, Berrak ERTÖRER
#sin15, 2019.