bağrıma bastım, serçeciklerden o ötüşleri de; ah eli açık kız, oy dilenci kız, sensin o, trenlerde gözü kapalı, ilerleyen de; ‘Hasta babasına istedi; Hasta kendisine istedi; Hasta çocuğuna…
bağrıma bastım, serçeciklerden o ötüşleri de; ah eli açık kız, oy dilenci kız, sensin o, trenlerde gözü kapalı, ilerleyen de; ‘Hasta babasına istedi; Hasta kendisine istedi; Hasta çocuğuna…
Mutallip Saydulla (1972- Doğu Türkistan) Modern Uygur şiirinin diasporadaki önemli isimlerinden biri sayılan Şair Mutallip Saydulla, 8 Ekim 1972 yılında, Doğu Türkistan’ın Hoten İli Kiriye İlçesinin Laysu Köyünde…
Ali Babaçahi 1942 doğumlu, İranlı bir şair, yazar, araştırmacı ve edebiyat eleştirmenidir. Babaçahi, İran’ın en önde gelen postmodern yazar ve şairlerinden biridir. Farsçadan çeviren: Turgut Say Senin…
İşte ağaçlar, Her şeye yuva Senin yokluğunu bile, Aratmıyor bana Aratmıyor çünkü Ağaçlar birer dost, Ağaçlar birer arkadaş, Ağaçlar birer kardeş. Fatih SARI (10 yaşında, Afyonkarahisar)
Çınar Ekiz şiiri ‘Mayıs Sinekleri’ni seslendirdi.
Dinleyin teşekkür ediyoruz gece çökerken köprülerde durup sarkıyoruz korkuluklardan dışarı atıyoruz kendimizi cam odalardan yiyecek dolu ağızlarımızla gökyüzüne bakıp teşekkür ediyoruz teşekkür ediyoruz suyun yanı başında dışarı bakıyoruz…
Fatih Akça-1984, AFYONKARAHİSAR. 1990 senesinden beri Denizli’de ikamet ediyor. Dumlupınar Üniversitesi işletme alanında yüksek lisansını tamamladı. Özel bir şirkette çalışmakta olan Akça, evli ve bir kız çocuğu babasıdır.…
Tunca Çaylant-1983, BANDIRMA. Boğaziçi Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri bölümünden (2005) mezun oldu. Yüxexes-Karakalem, Karakalem, Penguen, Diri Ozanlar Derneği, Çevrimdışı İstanbul, Babylon, Yeni E, 160. km, İngiltere’de yayımlanan Lungs…
Vedat Barga, ŞANLIURFA. Eskişehir’de Anadolu Üniversitesi’nde mimarlık ve tasarım eğitimi aldı. Uzun zamandır şiirle ilgileniyor. Deneme ve öykü de yazıyor. Şiirleri; Serçe Edebiyat, Sin Edebiyat Dergisi, Kayıp Kayıt…
Posted on Ekim 10, 2022
Oğulcan Kütük–1995, KIRKLARELİ. Kırklareli Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Fakültesi mezunu. Şiirlerini Kitap-lık, Varlık, Natama gibi dergi ve çeşitli fanzinlerde yayımlamaya başladı. İlk kitabı “Ecza Kışı” 2017 yılında Yasakmeyve tarafından…
Posted on Ekim 1, 2022
Can Kılınç-1995. İlk şiirleri Lacivert dergisinde, son yıllarda 160. Kilometrede şiirleri yayımlandı. 2018 – 2022 yılları arasında Veysel Oğulcan ile Bozuk dergisini kurdu ve yönetti. Kitapları: “Raydan Çıkmak…
Kadir Tepe-2001, İSTANBUL. Marmara Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde eğitim hayatına devam ediyor. Şiirleri ve yazıları çeşitli edebiyat dergilerinde yayımlandı. Arkadaşlarıyla birlikte Ruhsatsız Dergisini çıkarıyor. Şiirleri Farsçaya…
Posted on Eylül 29, 2022
Ayşe Şafak Kanca-1963, İSTANBUL. Wirtsschaftsuniversitaet Wien’de İşletme ve Turizm dallarında okudu. 1980-1990 Viyana’da yaşadı. Şiir yazmaya Viyana’da öğrencilik yıllarında başladı. Viyana Çalışma ve Sosyal Yardım Bakanlığı’nın projelerinde Niederösterreich…
Alihan Çetiner-1993, İSTANBUL. 2015 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih bölümünden mezun oldu. Yıldız Teknik Üniversitesi ve Milli Savunma Üniversitesi’nde tarih alanında yüksek lisans eğitimi alıp yarıda bıraktı.…
Ayfer Karakaş-ADANA. Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği bölümünden mezun olmuştur. Çeşitli dergi ve fanzinlerde şiirleriyle yer alan şair bir dönem Son Gemi dergisinin şiir editörlüğü görevini yürütmüştür. Kitapları:…
Hatice Kurun-1989, İZMİR. Yaşar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi mütercim tercümanlık bölümünden mezun oldu. Öğrencilik döneminde yazın çevirisi ile ilgilenmeye başladı. İlk şiiri ve şiir çevirisi Sin Edebiyat‘ta yayımlandı.…
Ümit Güçlü-1989, İSTANBUL. Marmara Üniversitesinden mezun oldu. İstanbul’da yaşıyor. Kitapları: “Dehşetler İçerisinde” (2015), “Radyodan Bütün Gün Saçlarının Dağınıklığını Söylediler” (2017), “Suç Şiir” (2019), “Sessizlik Partisi” (2021).
Serkan Türk-1977, TRABZON. İşletme eğitimi gördü. 1993 yılından beri çeşitli radyo ve TV’lerde program yapımcısı, sunucu ve yönetici olarak çalıştı. Sadece Şiir dergisinin editörlüğünü yapıyor. Şiir ve öyküleri…
Posted on Eylül 23, 2022
Mehmet (Çınar) Ekiz-1987, ANTALYA. Şiirleri ve haikuları şimdiye dek Peyniraltı Edebiyatı, Lacivert Öykü ve Şiir Dergisi, Akatalpa, Bosphorus Review of Books, Khoros ve Sin Edebiyat gibi çeşitli edebiyat…
Veysel K. Tur-1988, SİVAS. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. 2009’da arkadaşlarıyla birlikte Esrar’ı yayına hazırlamaya başladı. Şiirleri ve yazıları Sin Edebiyat, Masal Fanzin ve Esrar başta olmak…
Hüseyin Doğu-1996, ANKARA. Antalya ve Kırşehir’de geçen ilkokul döneminde Antik Yunanca, Latince ve İngilizce üzerine dil öğrenimi aldı. Kırşehir’deki lise yıllarında Fransızca ve Almanca dersleri aldı. İki mühendislik…
Hüseyin Doğu, Oğuz Tansel’in şiiri “Rabbena Hep Bana”yı seslendirdi. –Oğuz Tansel (Meyre, 15 Şubat, 1915– Ankara, 30 Ekim, 1994) Kaynak: Tansel, Oğuz. Dağı Öpmeler, YKY, 1999. s. 82.
Hüseyin Doğu, Oktay Rifat’ın “Tekerleme (I-II-II)” şiirlerini seslendirdi. Oktay Rifat, Bütün Şiirleri 1, YKY, 2017.
Ahmet Taşcı, Fikret Demirağ’ın Çocukluğa Kitabe şiirini seslendirdi. -Fikret Demirağ (Lefke, Kıbrıs: 1940-2010).
Hiç kimse terk etmez yurdunu yurdu köpek balığının ağzı olmadığı sürece Kimse sınıra kaçmaz tüm şehir onlarla birlikte kaçmıyorsa. Komşuların senden hızlı kaçtığında kan ter içinde, tıkanmış bir…
Hükmü kalmayacak ölümün. Çırılçıplak ölüler bir olacak Ayın, rüzgârın peşindeki adamla. Tertemiz kemikleri çürüyüp gittiğinde Yıldızlar dolacak dirseklerine, ayaklarına. Çıldırmış olsalar da, akılları başlarında Batsalar da dibine denizin,…
adına yazılan mektupları yalnız ben okusam sana gurbetinden yoksun kalanlar yaslanmışlar kerpiç duvara ayın üstünden bakarsan kocaman bir boşluk oluşur içinde bir çoban çıkınıdır dünya kekik kokar parmakların…
Bakracın boş, sarkacın yeftin. Kabarmamış duvarların Harcın yememiş sepkin. Sen ki! Yer aç sarnıcında. Yağmamış bulutlara. Bulsun ki yarelerin şifa. Sahranın taneleri ermeden sırra. Kuyu, Murat BEYAZ…
Bak şu karıncaya ayağa kalkarak alkışladı beni kış uykusuna yatmadan önce Ağustos böceği de şarkılarını söylemişti bana bütün yaz Bir de gemi olacak şuna bak denize boşalttığı atıkları…
Japon dağlarındaki bir köylü gibi Bulsam hayatın anlamını Sorgulamadan ama bilinçle Kabullensem gerçeği Sevgiyi, yok oluşu ve affedişi Sabah sonrası dağılan sis gibi Gece ve gündüz gibi apaçık…
Kırmızı bir gül ya da yumuşak bir kalp değil. Soğan vereceğim ben sana. Kahverengi bir kağıtla sarılmış bir aydır o. Işığı vadeder soyunması gibi aşkın usulca. Burada. Körleştirecek…
yerin altında üstünü kazıyor bir şaman el alıp üsttekinden yerin altına deniz dolduruyor kuyuda hiç uyumamış bir kadın gibi deniz sabah ezanına çarşaf gibi uzanan ‘ingilizler öyle diyor’muş…
Her şeyden az kaldı. Korkumdan. Nefretinden. Kekeme haykırışlardan. Gülden az kaldı. Az kaldı şapkada yakalanan ışıktan. Sevginin zalim gözlerinden az kaldı (çok az). Az kaldı beyaz ayakkabının kapladığı…
kızgın kızıl tuğlayı, sokunca karnına kan, irine bulandı, şaşırtmacalı dantela. umutsuz ki bu sayrı; şu buluttan nem kaptı, çürüyen bacağında küf tuttu o tumanı. eşkıya mancınığı, kulağını sıyırdı.…
kırık karpuz çekirdeği, yırtık bahar yaprağı içimde fokur fokur denizle geri döndüm sinemadan en son çıkan bir bulut ve bir uyku içtimaya ilk gelen otuz yaşında yüzüm koştum…
Keyifli değil mi insan olmak? Güzel bir müziğin çalışı… Bir yavru köpeğin telaşlı koşuşu… Küçücük bir kız çocuğunun, Utangaç ve masum bakışı… Ya da bir yaprak hışırtısı, rüzgarı…
daralıyor günün koğuşu. ağaçlar suskun kapılar geçilmez, sabah kilitli. dinmiyor, soğumuyor ovalarda bile nevrotik nefes vişneler var! nedensiz. ve sanrılar, yılgıyla uyanışlar… şehvetin uykularından. (Usulca bozulsun diye arzulu…
geldiniz zamanın çok ötesinden toprağın altından dikey bir uzaktan. ellerinizde yoğrulmuş toprağın kiri. avcunuzda kayayı yaran kazmanın izi. ellerinizde elleriniz. önleriniz ilikli. birdenbire. on binlerce. hiç durmadan. geldiniz.…
Dağ lalesi güneşi arayan teninle sen bilirsin pembe kırmızı ve mor mevsimleri bilirsin bükülen boynunla mayıs rüzgarlarının getirdiği gizi cânım düğün çiçeği lacivert yanının huzur bulduğu nemli topraktan…
Yelkenleri açalım, compañeros Açalım yelkenleri, hangi deniz olursa olsun kim der ki biz kendi kendimize kılavuzluk edemeyiz şu kaynayan sığ kayalıklara doğru, katran karası hepimizin düşmanı şüphesiz! Duyduğumuz…
düşman gelmeden keser pişirir hayvanlarını birkaç gün durmadan et yer ev halkı en sevdiği keçinin budunu çiğner korkunun genç ete sinişini yutar çocuk tetikteki insanların beklediği her şey…
Yolumu kemiren ufuklar var Gittiğimi görmeden bitiriyorlar diyebileceğim her şeyi Suyla başlamış bir zamanın çocuklarıydık Benim kopuşum sürünmekle aldanmakla ve kaçmakla başladı İyesi vurulmuş ormanları bilirdim ama ben…
1. ne sen bir değişkensin ne de bu bir deney aynı yolda birbirine doğru yürüyen körler var hiç tanışılmadı… yabancılık. buna “yok” denir. inanabilirdim olsaydı ve, inandırabilirdim olsaydı…
Bir oyundur canım Bir aygıtla yaktım Kal diyorum sana Bir kadıncık yaptım Bir acıdan aldım Bir zamanlar vardım Bir gülüşün kalmış Od verdiler yandım Aradan ben yasayım Sürahi…
Göç etmek için geç kalmış kuşları gösteriyor gözlerimin yelkovanı. Kaynayan buhur, sayrı muhit, uysal diyaloglar. Arza illüzyon sunuyor benlik tabelaları Tropikal yağmurlar kadar işimize yaramıyor Serzenişleri yinelemek Ortadoğu’da.…
Beyaz adam, sadece zaman var aramızda. Bir zamanlar sen de yaşadın mağaralarda, Taştan balta kullandın, derilerle örtündün, Sen de korktun karanlıktan, kaçtın bilinmeyenden. Geri git, hatırla kendi Alcheringa*’nı…
Ateş hâlâ kayıtsızca salınıyor şöminede, soluk mevsim ve su sızdıran kayık usulca akıntıya kapılmış. Zümrütler gibi uzak bir sermaye gelirinin uzak bir rakamı: ateşin vaziyeti titrek bir dinleniş,…
Nafile, nafile, — tüm bu düzme saatlerGeçip gidiyor karşı konulmaz bir biçimde: Müzler2 itaat ediyor güce.İşte geliyor! İşte geliyor! Bak kadim Gece3 ve ihtiyar Kaos4’un kara tahtına! Ondan…